Lazer Epilasyon
Lazer
Epilasyon
İstenmeyen
tüylerden kalıcı olarak kurtulmak için en etkili yöntem lazer epilasyondur.
Lazer epilasyon, 1997 yılında Amerikan İlaç ve Gıda Dairesi FDA tarafından
onaylanmış güvenli bir uygulamadır. Lazer epilasyon FDA onayı aldıktan sonra
medikal estetik alanında yoğun olarak kullanılmaya başlandı. Günümüzde
istenmeyen tüylerle mücadelede en çok tercih edilen yöntem lazer epilasyondur.
Lazer
Epilasyon Nasıl Etki Eder?
Lazer
epilasyon istenmeyen tüyleri gidermek için konsantre ışık demeti (lazer)
kullanan tıbbi bir prosedürdür. Lazer epilasyon selektif fototermoliz
prensibiyle etki eder.
Selektif
Fototermoliz Prensibi: Lazer epilasyonda hedef klomofor melanin isimli
renk pigmentidir. Melanin, selektif yani seçici olarak lazer ışınını absorbe
eder. Absorbe edilen lazer ışını kıl folikülünde ısı enerjisine dönüşür. Bu ısı
enerjisi sağlıklı dokulara ve hücrelere zarar vermeden hedeflenen kıl
folikülünde hasar yaratır. Her seansta kıl folikülü bir miktar hasar görür ve
ortalama 6-8 seans sonra bir daha kıl üretemeyecek şekilde hasara uğrar. Bu
prensipten yola çıkarak lazer epilasyon, renk pigmenti melanin içermeyen beyaz
kıllarda etkili olamaz.
Lazer
epilasyonun etkisini iyi anlayabilmek için kıl döngüsü hakkında da bilgi sahibi
olmak gerekir.
Kıl
Döngüsü: Kıl uzama döngüsü üç evredir.
- Anajen: Anajen evre kılların büyüme evresidir ve lazer epilasyon için hedef
aşamadır.
- Katajen: Kılın dinlenmeye geçiş evresidir. 1-2 hafta süren bu evrenin sonunda
kıl büyümeyi durdurur.
- Telojen: Kılın dinlenme evresidir, telojen evrede kıl kökten ayrılmıştır. Bu
evreye denk gelen lazer epilasyon seanslarında kıllar hasar görse dahi kıl
kökünde tahribat olmaz ve dolayısıyla lazer epilasyon etkili olmaz.
Kıl
evreleri ve kıl döngüsü iyi anlaşıldığında lazer epilasyon seansları arasında
neden 6-8 haftalık bir süreye ihtiyaç olduğu daha iyi anlaşılır.